Kısaca ‘’kahve içmek’’ deriz ancak birden fazla tarzı var. Kendinize uygun olan kahveyi bulmalısınız. İtalyanlar kendilerine uygun olan kahveyi espressoyu keşfederek bulmuşlar.
Ekspresso mu ? Yoksa espresso mu ?
‘’Ekspresso’’ isminin kökeni ‘’ekspres’’, ‘’hızlı’’dan gelir. ‘’Ekspresso’’ terimi Fransa’da bildiğimiz espressodan daha büyük bir fincanı işaret etse de örf ve adetler İtalyan usulü kahveyi işaret ettiği için bir çok ülke de kabul gören ve Fransa’da da giderek yaygınlaşan ‘’espresso’’ ismi kullanılır.
Bu kahvenin özelliği yüzeyinde krema denilen bir tabaka oluşmasıdır. Paris’te 1800’lü yılların başında bir takım gelişmeler olsa da, 1900’lü yılların başında ilk espresso makinesi ortaya çıkmış devamında bar basıncı yeterli olmadığı için geliştirilen ve bahsettiğimiz espresso yüzeyinde ki kremanın elde edildiği makinenin ortaya çıkması 1900’lerin ortalarını bulmuştur. Kısacası espressonun standartlarını belirleyen ve değer katan İtalyanlar olsa da, macera Fransa’nın Paris şehrinde yapılan bir fuarda ortaya çıkmıştır.
Espresso fikrinin zaman kazanma gereksiniminden doğduğu söylenir. Miktar olarak 30-60 ml servis edilmesinden kaynaklı genelde küçük fincan ile sunulur. Diğer yöntemlerin aksine kahvenin yağlarının da ekstre edilmesi için kahvenin üzerinden basınçlı su ile 20-30 saniye arasında bir likit elde edilir. Bu likitin %88’i sudur. Fincanda genellikle gövdeli ve sert tatlar sunar. Filtre kahvelere kıyasla yaklaşık 10 katı kadar daha yoğun bir tada sahip olduğu söylenebilir.
Çabuk tüketmeniz daha çok keyif almanızı sağlayacaktır. Aksi takdirde keskin tatların baskın olduğu acı verici bir fincana maruz kalabilirsiniz. Hangi kahveyi içerseniz için kahvenizi yudumlamadan önce su içerek damağınızı temizlemeniz gerektiğini unutmayın.